Kendine has tarzıyla ilgili yazıya cevap veren Mehmet Keleş, Sosyal Medya hesabından kısa bir süre sonra nedenini açıklamadan kaldırdı. 

Kaldırdığı yazı şu şekilde olduğu görüldü.

ÜZEYİR YİĞİT
Yazdığın yazıyı okudum,
Önce bir süre resmine baktım, bu arkadaşı bir yerden tanıyor olabilir miyim diye, ne yalan söyleyeyim bizim bi Muzaffer emmi vardı, onun ortanca oğlana biraz benziyorsun ama profiline baktım o değilsin. 
Bilmiyorum sen beni nereden tanıyorsun veya tanıyor musun onu da bilemedim.
Öyle ya bi adamın adını başlık yapıp köşe yazısı yazıyorsan en azından bi merhaba etmişliğin veya bi çay içmişliğin olması lazım.
Düşündüm o da yok seninle hiçbir ortamda bulunmadık. 
Sonra dedim bu sayın başkanın trol hesaplarından biri olmasın sakın, sever böyle şeyleri bilirim. Yok, o da değil.
Acaba dedim, Başkan müstear isimle yazı yazıyor da bu arkadaşın resmini ve ismini mi kullanıyor? Sanmam, yapmaz koskoca başkan! 
Valla bilemedim mübarek gün daha fazla yorma kendini Mehmet dedim ve bi kaç arkadaşa sordum, ilk ikisi seni tanımadı, üçüncüsü "hee başkanım o arkadaş Faruk beyin danışmanıdır dedi".
"Allah Allah"  Başkan bizim Muzaffer emminin ortanca oğlana ne danışıyormuş diye soracaktım ki, senin o olmadığın aklıma geldi de sustum hemen.
Bak canım kardeşim!
Sana bazı tavsiyelerim olacak,
-Bilmediğin tanımadığın insanlarla ilgili birilerinin gözüne girmek için yazı yazma, kalemini kim olursa olsun başkalarına kiraya verme. Bu iyi bir şey değil, (maşallah okulda edebiyat dersin iyiymiş güzel yazmışsın, yani imla kuralları bakımından güzel yazmışsın yoksa içerik çok kötü olmuş, kendi içinde birçok çelişki barındırıyor).
-Saķın ola MHP' ye hele hele de Devlet bey'e oturuş duruş öğretme, çok kısa kalırsın. Kendini politika teorisyeni filan da zannetme, öyle olsaydın şimdi buralarda olmazdın zaten, unutma!
-Bilgi eksikliklerini gider, bak beni AK Parti’den ihraç edilmiş biri olarak yazmışsın, istifa demokratik bir haktır, şekli ne olursa olsun, ben kendim istifa ettim. Şayet bunu bilmiyorsan seni cehaletle suçlarım.
-Partiler arası geçiş zordur hele hele Milliyetçi Hareket Partisinde daha da zordur demişsin, burada da ciddi bir eksiğin var, ben halen milletvekili veya mevcut belediye başkanı olsaydım bu söylediğin doğru olabilirdi, sonra beni gözünde çok büyütme ben sadece ve sadece bir aday adayıyım.
Yazıyı bitirmeden bir konuda sana teşekkür etmeme müsaade et, sanırım bilmeden benim MHP'ye bir milletvekili katkı sağlayacağımı itiraf etmişsin, gurur duydum, teşekkür ederim.
Sen de "bir milletvekili" ben diyeyim "iki"! 
Olur ya sonra şaşırıp boşluğa düşmeyesin diye söyledim bunu, affet.
Ama sakın bunu patrona söyleyip uykularını kaçırma! Aramız da kalsın, tamam.
Haa! bu arada buralardayım, beklerim.
Bi sonraki yazıyı daha güzel yazarsın.
Baki selamlar.