TERAVİH NAMAZI'NIN ÖNEMİ

Mehmet Emin Sönmezoğlu'nun kaleminden Teravih namazının önemi..

TERAVİH NAMAZI'NIN ÖNEMİ
22.03.2023 - 11:50
Haber Merkezi

Onbir ayın sultanı Ramazan ayının yüce dinimiz İslâmda özel bir yeri ve önemi vardır. Orucuyla, iftarıyla,sahur bereketiyle, mukabelesiyle, teravih namazıyla,yapılan hayırlar ile Müslümanların aşk ve şevk ile Allah'a ibadete koştuğu ve coştuğu  bir aydır.

Teravih, rahatlamak, dinlendirmek manâsına gelen "terviha" kelimesinin çoğuludur. Ramazan ayına mahsus olan ve yatsı namazından sonra eda edilen bu ibadetin her dört rekatının sonunda istirahat için oturulmasına terviha denmiştir. Sonraları, bu kelimenin çoğulu olan teravih, Ramazan gecelerinde yapılan ibadetin, kılınan namazın adı olmuştur.

Teravih namazını kılmak, âkil, baliğ erkek ve kadın her Müslüman için sünnet-i müekkededir. Farzların cemaatle kılınması İslâm'ın şiarı olduğu gibi, teravihin cemaatle kılınması da, bu sünnetin şiarı olmuştur.Teravih, Peygamber Efendimizin sünneti olup,aynı zamanda İslâm dininin şiarlarından ve zahiri alâmetlerinden kabul edilmiştir. Hz. Peygamber Efendimiz (s.a.s), bir çok hadislerinde Ramazan gecelerinde ibadeti,yani teravih namazını teşvik etmiştir:

Kim Ramazan ayında inanarak ve sevabını Allah'tan bekleyerek, O'nun rızasını kazanmak için kıyam ederse (teravih kılarsa), geçmiş günahları bağışlanır.

Allah, Ramazan ayında oruç tutmanızı farz kıldı. Ben de, Ramazan gecelerinde kıyam etmenizi (teravih namazı kılmanızı) sünnet kıldım. Kim, inanarak ve sevabını Allah'tan bekleyerek ihlâsla oruç tutar ve kıyam ederse (teravih namazı kılarsa), annesinden doğduğu günkü gibi günahlarından temiz hâle gelir.(Nesai,sıyam 40, İbn Mace,ikame 173; Müsned 1/191.)

Teravih namazı, kadın erkek her müslüman için sünnet-i müekkededir. Teravih, orucun sünneti değil, vaktin sünnetidir. Bir mazereti dolayısıyla oruç tutamayanlar da teravih namazı kılarlar.

Ramazan gecelerini ihya etmek için kılınan Teravih namazı, Kur'an'da geçmez ancak hakkında çok sayıda hadis rivâyet vardır (Şevkânî, Neylü'l-Evtâr, Mısır, (t.y) III, 53). Ebû Hureyre'nin naklettiği bir hadise göre Resulullah (s.a.s), Ramazan gecelerini ihya etmeyi teşvik etmiş kendilerine ihya etmiştir. Hadis alimlerinden en-Nevevî, Hz. Muhammed (s.a.s)'in ashabına Ramazanı ihya etmeyi vacip kılmadığını, fakat mendup olarak emredip teşvik ettiğini, İslâm alimlerinin de bunun mendup olduğunda ittifak ettiklerini kaydetmektedir. En-Nevevî, "Ramazanı ihya etmenin, teravih namazını kılmakla hasıl olduğunu" da zikretmektedir. Bu açıdan Hz. Muhammed (s.a.s)'in, "her kim Ramazan'ı ihya ederse" sözü, "her kim geceleri namaz kılarak Ramazan'ı ihya ederse" şeklinde anlaşılmalıdır (en-Nevevî, el-Minhâc, 1924, VI, 39, vd.) 

Nitekim Abdurrahman b. Avf'ın naklettiği bir hadiste Hz. Muhammed (s.a.s): Şüphesiz Allah Ramazan orucunu farz kıldı. Ben de Ramazan gecelerini ihya etmeyi sünnet kıldım. Her kim inanarak ve sevabını Allah'tan bekleyerek Ramazan'ı oruçla, gecelerini namazla ihya ederse, anasından doğduğu gün gibi günahlarından temizlenmiş olur" buyurmaktadır. (İbn Mâce, İkametu's-Salâ, 173; İbn Hanbel, I, 191, 195).

Ebû Hureyre (r.a)'nın naklettiği bir başka hadiste de Rasûlüllah (s.a.s)'in Ramazan ayında, ashabtan bir grubu, Ubey b. Kab (r.a)'ın arkasında cemaatle namaz kılarken gördü ve "Doğru yapıyorlar, yaptıkları şey ne güzeldir" diyerek tasvip ettikleri haber verilmiştir (Ebû Dâvud, İkâmetu's-Salâ, 190).

Hanefilere göre, teravih namazının rekât sayısı Hz. Ömer (r.a)'ın uygulamasına dayanır. Hz. Ömer Mescid-i Nebevî'de halifeliğinin son zamanlarında teravih namazını yirmi rekât olarak kıldırdı. Dört halife devrinden sonra da kimse teravihin yirmi rekat olarak cemaatla kılınmasına karşı çıkmadı ve böylece icma' gerçekleşmiş oldu.

İmam Ebû Hanife'ye Hz. Ömer (r.a)'ın bu hususta yaptığı uygulama sorulunca, şöyle demiştir: Teravih namazı hiç şüphesiz müekked bir sünnettir. Hz. Ömer, bu namazın cemaatle ve yirmi rekat kılınmasını şahsi bir ictihadı ile yapmadığı gibi, bir bid'at olarak da emretmemiştir. O, kendisinin bildiği şer'î bir esasa ve Hz. Muhammed (s.a.s)'in bir vasiyetine dayanarak böyle yapmıştır (et-Tahtavî, Haşiye, 334).

teravih namazı erkek ve kadınlar için sünnet-i müekkede olarak kabul edilmektedir. Hz. Peygamber (s.a.s) bir hadiste: "Allah size Ramazan orucunu farz kılmıştır, ben de size gece namazını (teravihi) sünnet kıldım" (İbn Mâce, İkametü's, Salâ, 173; İbn Hanbel, I,191 vd.) diyerek buna işaret buyurmuştur .

Teravih namazını kılarken, iki rekatta bir selâm verilse, normal olarak akşam namazının iki rekat sünneti gibi ve dört rekatta bir selâm verilse, yatsı namazının dört rekat sünneti gibi kılınır. Başlarken ve her iki rekatın başında "Sübhâneke", "Ezûzübesmele" ve her oturuşta "et-Tahiyyat" ile "Salli-barik" duaları okunur. Cemaatle kılınınca, cemaat hem teravihe, hem de imama uymaya niyet eder. İmam teravih namazını sesli olarak kıldırır (el-Kasânî, Bedai'us-Sanâyi', Beyrut, 1974, I, 288; Tahtavî, Haşiye, 335 vd).
Teravih namazı, diğer namazlara nispetle biraz seri kılınır. Ancak bu, harflerin mahreci anlaşılmayacak şekilde bozuk bir telaffuzla kılınabilir anlamına gelmez. Ta'dili erkana da riayet edilir.Bu bakımdan teravih namazının normalin dışındaki bir şekilde acele kılınması mekruhtur. Namazın rükünlerini yerine getirirken de acele edilmez. Kelimeleri tane tane okumak, mahreçlere dikkat etmek ve rükünleri gerektiği gibi yerine getirmek gerekir.

Teravih namazı hatimle kılınmayan camilerde, herhangi bir yanlışlığa meydan vermemek ve cemaatın da kısa sureleri iyice ezberlemelerini sağlamak için, çoğu kez "Fil sûresi"nden sonraki sureleri okumakta yarar vardır. Bu durumda imam, rekat sayılarında da tereddüde düşmekten korunmuş olur. (İbn Abidîn, Reddu'l-Muhtar, II, 44; vd., Vekbe ez-Zuhaylî, el-Fıkhu'l-İslâmî, Dimaşk, 1989, II, 72).Rabbimiz Ramazan ayını,oruçlarımızı,Teravih namazlarımızı,zekat,sadaka ve hayırlarımızi,dualarımızı kabul eylesin.


Editör: D. Analiz
Haber İhbar