Haberi Sesli Dinle

Bizim Yunuz ta baştan beri ikili oynadı son dakikaya kadar kendi adaylığı üzerinde hep beklenti içindeydi. Parti içinden istemediği isimlerin isimlerinin önde olmasına tahammül edemeyen Yunuz, genel merkez boyutunda ince siyaset yürütmekten geri kalmadı. Günlerce şehirden ayrı kaldığı zamanlar oldu. Hatta birinde partili arkadaşlara yanlış beyanda bulunduğu bir zamanda genel merkezde Selahattin Aydın’la sobelendi.

Bunun üzerine hayli zılgıt işiten Yunuz ahaliyi toplantıya çağırıp ahkam kesmeye çalıştı. 

Bir il başkanı düşünün ki; genel merkezin tam desteği ve halktan aldığı gücü senelerce heba etsin ve Ankara’da gidip CHP ile ittifak istesin. Sahi, Düzce’de ürettiğin siyasetin meyveleri bu mu? 

Sen bunu baştan böyle belirledin. O zaman yazık değil mi, umutlarla aday adayı olan arkadaşların emeğine, parasına? 

Ne siyaset üretebiliyorsun, nede efelikten vaz geçiyorsun.

Şimdi sinsice yürüttüğün politik tavır için seçmeninden CHP’ye destek mi isteyeceksin? İYİ Parti’de adaylık sürecinde olan arkadaşlar kendilerini kandırılmış hissetmeyecek mi? Neden son dakikaya kadar aklında olanı açık etmedin? 

Ah Yunuz ah… 

İYİ Parti’de işler iyi gitmedi baştan beri, Meral Hanımın kurduğu masadan bazı gerçeklerle kalkmasıyla derinleşen sorunları toplamadan, Yavuz Ağıralioğlu’nun çıkışı üyelerle kopan bağı daha da derinleştirmişti. 

Her şeye rağmen il bazında müracaatlarının fena sayılmayacak derecede çok olmasına rağmen Genel Merkezin dikiş tutmayan siyaseti iller de derin küskünlükler yaratacak gibi.

İşte Düzce örneği ortada. 

Bence Yunuz artık istifa etmeli zımnen biz Düzce’de yokuz demiştir. ve zaten ilk fırsatta kaçacağını düşünüyorum. İnanmış bir kitleyi CHP ye intibak ettirmesinin kabul edilebilir olduğunu sadece ben düşünmüyorumdur sanırım. Büyük milliyetçi Ender Çakar bile bana yakın düşünüyor sanırım. 

Kavgasız ve aklın önde olduğu bir kampanya dileğiyle…